31.03.2013

Bisiklet: Güzel Adamların Son Kalelerinden Biri



Bugün öğleden sonra bisiklet tarihinin en güzel klasiklerinden biri olan, hatta çoğuna göre en efsanesi olan Ronde Van Vlaanderen'i izlerken aklıma düştü; bisiklet -en azından benim için- güzel adamların son kalelerinden biri. Buna değinme sebebim de bu efsane klasiği bugün Fabian Cancellara'nın kazanmış olması. Sagan falan kazansa belki bu hislerim ve düşüncelerim açığa çıkmayacaktı, yazıyı yazdıran şey Cancellara oldu. 32 yaşındaki Cancellara kendisinden 10 yaş küçük, bisikletin altın çocuğu Sagan'a güzel bir ders vererek Ronde'yi kazandı. Düşündüm de, sanırım bu senenin kadrosundan başka bir adamın almasına bu kadar sevinmezdim. Çünkü bisikletin imajı doping skandallarıyla sürekli sallantı halinde ve iş artık Armstrong olayıyla birlikte iyice karışık bir hale geldi. Biraz pedal çeviren her adamda tepeden tırnağa bir kimyasal arayışına giriyor insanlar.

Neyse ki Cancellara imajı sık ve sağlam sarsılan bu sporun içinde gerçekten hemen hemen herkesin tertemiz olduğuna inandığı sayılı adamlardan. Bugün kendinden genç ve sağlam rakiplerini bir bir geri düşürüp, en sonunda iki genç yeteneği de silkeleyip geçerek güzel adamların futbolda olmasa da bazı sporlarda hala yer ettiğini gösterdi. Futbola da bir yandan bağlamam lazımdı, bağladım, çünkü futbol günden güne beni sevme diye bağırıyor artık.

Futbola neden bağladığıma geleyim, o "güzel adam" dediklerimizden kalmadı artık. Her şey Messi-Ronaldo ekseninde dönüyor, bir de gerçi kendi eksenini yaratan ve diğer ikisinin vasat ötesi olduğunu düşünen bir Zlatan var. Saysan topu topu beş adamın elinde dönüyor futbol. Belki bisiklette yok bu kadar adam ama zaten sayı olarak kıyaslanacak şeyler değil. Bisiklette aynı anda yolda 10 efsanevi adamın olması, futbolun aynı döneminde 25-30 efsane adamın olması gibi bir şey sonuçta. Sayılara o yüzden pek takılmayalım...

Dedim ya işte, beş adamın çevresinde dönüyor futbol ki şu an sor bana, bu saydığım üçlünün yanına iki tane daha o ayarda oyuncuyu zor eklerim. Belki işte Drogba gibi bir adamı eklersin, yanına Xavi veya Iniesta dersin ki zaten ilk saydığım üçlüde "güzel adam" olacak hal-hareket yok. Messi'de bile yok bence evet, siz sormadan söylemiş olayım...  Eskiyi düşünüyorum, Baggio'nun zamanları mesela. Hagi var, Zidane var, Pirlo onların son dönemlerinde görevi devralıyor, bir yanda Ronaldo var, Rivaldo var, Raul ve ekürisi Morientes var... Bak sadece 10 saniyede akla gelenler bunlar... Devam etsen zaten sadece İtalya'dan onlarcasını çıkarıyorsun... İşte o dönemlerden Giggs var bir de, o kaldı yani. Totti var işte, Pirlo son anda onlara yetişti dedik... Hadi biraz da Buffon diyelim ayıp olmasın. Henry-Del Piero-Nesta gibiler de hala var ama onlara var demeye utanıyorum oynadıkları ligden herhangi bir maçın 10 dakikasını izleyince.

Kalmadı yani bu güzel adamlar... Futbolda iki seneye Pirlo bırakır, yerine koskoca İtalya'da milli takımda o ayarda efsane kalmamış olacak. Maldini falan gideli zaten çok oldu, oralara girersek gözyaşları girer devreye çünkü Baggio ve Batistuta dediğim zaman beni durduramazsınız.

Bilmiyorum belki şimdi 15-16 yaşlarında olsam "güzel adam" anlayışım dönemin yıldızları olur muydu ama futbolda cidden geride kaldı o dönem. Real Madrid ve Barcelona'nın 30 puan fark yapıp kendi hallerinde yarıştığı La Liga'yı Deportivo şampiyonluğu gören, Sociedad'ın şampiyonluk mücadelesine deliler gibi destek olan adama sevdiremezsin. Ya da 12 yaşındayken Batistuta'nın Fiorentina'dan gidişine gözleri dolan ama Batistuta Roma'da şampiyon olup ilk kez Serie A şampiyonluğu yaşarken sırf onun için Roma'ya sevinen adama nasıl şimdi Inter'in meydanı boş bulup kendince coştuğu yılları sevdireceksin ki?

Bisiklette en azından her yarışta bir tane "bunu da izledik be!" diye gurur duyulacak adam görebilmek mümkün. Bisiklette de eminim daha eski takipçiler için daha büyük adamlar var, ben sadece onlardan duymakla yetiniyorum mecburen ama biliyorum ki 2013'te futbolda özlediğim o güzel adamları bisiklet fazlasıyla yaşatıyor şimdilik.

Mesela son bir örnek de NBA'den vereyim. Avrupa basketbolu günden güne daha çekici gelse de NBA'in 90'lar sonu ve 2000'ler başı dönemdeki o yıldız yağmuruna tanıklık edip birbirinden efsane hikayelere tanık olurken, Jordan'ın yarı sahada kimse yokken kaçırdığı smaca hüzünlenirken şimdi bir bakıyorum elde avuçta Tim Duncan ve Dirk Nowitzki kalmış o dönemden.

Güzel adamlar sporun her alanından birer birer elini eteğini çekiyor, sen bir süre daha bizi kurtarmaya devam edeceksin bisiklet, eminim ben buna.

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO