15.03.2008

Ankaraspor 0-1 Galatasaray

Zor deplasmandı, tehlikeli ataklar da oldu ancak oynanan oyun pek iyi değildi. Neyse ki tek golle de olsa kazanıldı. Öncelikle hakemden başlamak istiyorum, Erhan Albayrak son anlarda Lincoln'e tekmeyi indirdi, burada topu ıskaladı veya kasıtlı yaptı derdinde değilim, bu kontrolsüz ve tehlikeli hareketin cezası bütün yeryüzünde sarı karttır. Erhan'ın ikinci sarı kartı olacaktı ki o da etkilemezdi maçı son dakikada. Ama o olmazdı bu etkilemezdi diye es geçilebilecek bir pozisyon da değildi doğrusu. Ümit Karan yine standartları aşan bir oyun oynadı, aniden yaptığı hareketlerle Ankaraspor savunmasını zorlasa da tek gol bulabildi. Nonda akıllara zarar bir gol kaçırdı, daha öncesinde ise ofsayt tartışması oldu ama ofsayt verilse de verilmese de o kadar ince bir yerde hakeme yüklenmek haksız olurdu çünkü aynı pozisyonda bu defa Ümit Karan'a ofsayt dedi, bu kadar ince pozisyonlarda hakemin o an gördüğünü kabul etmek en doğrusu.

Aykut Erçetin'e geçelim.. Galatasaray kalesinde sezonun en iyi performansını çıkarttı bana kalırsa, kusursuz oynadı bugün. Son anlarda üst üste yaptığı iki kurtarışla maçı çeviren adam oldu. Servet Çetin fazlasıyla top kazandı ancak bir tane kaçırdı ki maç gidiyordu devamında Aykut az önce dediğim iki kurtarışı yaptı ve takımı ipten aldı. Topu oyuna sokuşu olsun, savunmayla iletişimi olsun, verdiği güven olsun her konuda Orkun'dan daha iyi olduğu kesin. Özellikle de verdiği güven sayesinde taraftar rakip ataklarda Orkun'lu maçlara göre daha az tedirgin oluyor.

Muhtemelen Özhan Canaydın başkanlığında Galatasaray'ın son lig maçını izledik, arada basketbol takımının Canaria maçını saymazsak elbette. Önümüzdeki hafta maç cuma günüyse haberim yok, kimse çemkirmesin sonradan "bu son maç değildi" diye. Kupa maçıyla da futbol takımına veda edecek kendisi umarım. (daha önce bu maçın son olduğunu sanmıştım ancak kupa maçını unuttum)

Son gelmek istediğim şey de Lincoln. Haftalardır taraftarı sinire sürükleyen, yerlerden kalkmayan adam bu maç kendine gelir gibi oldu. Yine yerdeydi bir kaç pozisyonda ancak bu defa kendisini atmadığı ortadaydı, hakem Yunus Yıldırım adamın karnına atılan tekmeyi bile es geçmişken Alex'e Delgado'ya her maç 10 defa çalınan faulleri Lincoln'e nasıl çalabilirdi ki zaten...

Vasat bir oyun, parmak ısırtacak bir kaleci performansı, kötü bir hakem yönetimi, ne olursa olsun zor geçmesi beklenen deplasmandan çıkan sonuç 3 puan oldu.

Hiç yorum yok:

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO