11.02.2010

"Sarp" Kayalara Çarpmak! : Galatasaray 3-2 Antalyaspor

Başlıktan yola çıkıp kaçan turu Mustafa Sarp'a yıkıyorsun diyen olabilir. Öncelikle şu maç lig maçı olsa Mustafa Sarp daha az suçlanırdı orada eğri oturup doğru konuşalım, galibiyete rağmen tur kaçtığı için kendisine normalin üzerinde yüklenilecek. Ancak şu var ki Mustafa Sarp içindeki Galatasaray sevgisini fazlasıyla dışa vurduğu için deliler gibi koşup oynayıp her pozisyonun içinde olmak istiyor. Hal böyle olunca da ilk yarıda 5-1 olacak maç sadece 2-1 ile sınırlı kalıyor. Mustafa Sarp her pozisyonun içine "Faydam dokunur belki, saldır saldır saldır" diye girdiği için 2 tanesi net olmak üzere 3 golden olduk. Bir kupa maçında, tur geçmek adına tek şansın olduğu maçta takımının 3 golüne bireysel olarak mani oluyorsan sen suçlanırsın ne kadar iyi niyetli olursan ol.. Bugün de o oluyor, suçlanıyor Mustafa Sarp, haklı veya haksız diyenler olur ama ben eleştirmenin haklı olduğu kanısındayım. Her pozisyonda ceza sahası içine girmemesi gerektiğini öğrenecektir belki artık ancak tur gitti, 3 kupa hedefinin ilki noktalandı, daha kötü bir zararı olamaz bir oyuncunun.. Mustafa elbet isteyerek yapmadı bunları ama Antalya'yı +1, bizi de -1 oyuncu ile oynattı bugün adeta..

Neyse Mustafa Sarp'a yüklenip "sinirleri tavan yapmış, önüne gelene saldıran adam" izlenimi bırakmayalım.. Zira aklı mantığı olan her Galatasaraylı "kötü" görünen son iki maçta her şeye rağmen ilerisi için çok umutlanmıştır. İki maçta oyuna girdiği anda maçın gidişatını etkileyen Emre Çolak var en basitinden, çok eleştirdiğim ancak tükürdüğümü bana yalatma konusunda emin adımlarla ilerleyen Neill'ın Emre Güngör ile yakaladığı müthiş uyum var, "her şeye rağmen 2. yarıyı bekleyelim" diye sabrettiğim Elano'nun günden güne daha fazla parlaması var, yerden yere çarpılan ama yılmayan Uğur Uçar'ın "ben buradayım!" demesi var.. Bir tek maç sonundaki mutluluk eksikti bugün, olmadı işte...

Rijkaard eldeki kadrodan en iyisini 1 eksikle sahaya sürdü, o da Emre Çolak'tı. Giovani Dos Santos'un yerine girdiği son 6-7 dakikada maçın kaderine doğrudan etki ediyordu Kayseri'de, bugün 45 dakika şans buldu yine Giovani isimli 30 numaralı "içi boş" formanın yerine çok iyi işler yaptı. Eleştirilen çok oyuncu oldu ama bu başka bir şey, Giovani Dos Santos pas alamıyor deniyor da aldığı zaman en fazla gerideki Caner veya Uğur'a top veriyor ötesi yok. Sene sonu bonservisi alınan isim Jo olur olursa, Giovani değil. Daha fazla zaman kaybetmek istemiyorum Giovani'den bahsedip, zamandan daha fazlasını kaybettiriyor zira kendisi..

4-5-1 gibi gorunen ama esası 4-6-0 olan taktikle bugün çok iyi mücadele ettik, sağ ve sol açıklar ile forvetteki isim sürekli dönerek rakip savunmayı oyalasa da yeteri kadar dengeyi bozamadı. Gerçi üstte bahsettim, 30 numaralı arkadaş görünmez olduğu için en uçtaki 3 adamdan 2 tanesi aktifti, o da ilk yarıda zarar verdi biraz.. Neyse ki 2. yarı Emre Çolak o sorunu çözdü, hücumda daha etkili olduk her yönden. Emre hakkında son 1 ayda sürekli "bir yıldız doğuyor" dedik durduk, bu maç kendisinin tamamen doğup gün ışığına çıktığı maçtır. Arda'da olmayan uzaktan şut yeteneği var bu çocukta, Arda'da olan diğer her şey de mevcut. Böyle giderse Arda'nın bu sezon sonu gidişini garantileyecek yüksek ihtimalle. 1-2 sene daha kalması beklenen Arda bu yaz Ada'yı veya Çizme'yi görürsek tek sebep Emre Çolak olacaktır.
Biraz da savunma yapmak istiyorum haksızca eleştirilen 2 adam hakkında. Sezon başından beri Uğur Uçar ve Mehmet Topal'ı eleştirmeye doyamadılar bir türlü. Topal son 2 ayda ciddi şekilde toparlanıp çatlak sesleri susturmayı başardı çok büyük oranda, bugün kendisini eleştiren bir kesim gözlemledim az çok. Mustafa Sarp'ın bugünkü performansı bu kadar yerlerde sürünürken ağzını açıp da lafa Mehmet Topal diye başlayanları ayakta alkışlarım "Ben böyle kötü niyet görmedim!" diye. Bir diğer isim Uğur Uçar'a da "kötü" damgasını şak diye vurmuşlar gözlemlediğim kadarıyla. Evet Keita sahada olduğu sürece arkasındaki destekçi Sabri Sarıoğlu olmalı, o konuda ben de ikna olmuştum ilk yarı sonlarında da Uğur sırf Keita ile Sabri kadar uyumlu olamıyor diye neden duvardan duvara çarpılır çözemedim. Durun.. Sakin olun... Uğur'un kötü oynadığı yok, bugünkü bindirmelerin yarısını tırt bir yabancı sağ bek yapsa ayakta alkışlar herkes ancak isim Uğur Uçar olunca "iyi" olan kısım göze batmıyor ne yazık ki. Denizli'de Neill ofsaytı bozuyor takımın yaptığını yapmayıp, top golle sonuçlanıyor hemen suçlu o an yapması gerekeni yapmış olan masum Uğur Uçar oluyor. Uğur kademeye giremiyor diye eleştiriliyor, yahu Sabri çok mu giriyor kademeye ? Hücumcu bek Sabri, yıllardır da böyle, bir kere olsun "şöyle kademeye girip nefis top çıkardı" diyenini duymadım. Varsa yoksa Uğur kötü Uğur yetersiz. Uğur'dan beklenen nedir ? 5-6 adamı çalımlayıp 3 kişiyi de top diye ayağında sektirip 30 metreden 90'a top atması mı yoksa maç boyu 5-6 kere sağ çizgiden orta açması mı ? E ilk seçenek bu dünyada ve paralel evrenlerde pek mümkün olamayacağı için 2. seçenek makuldür bir bek oyuncusu için, Uğur da bunu yapıyor. Neill veya X bir stoper ofsaytı bozuyorsa Uğur Uçar neden bunun sorumlusu olsun ? Yapmayın etmeyin. Kötü orta açtığı söyleniyor da orta açtığı adam Jo, Kewell ve Baros değil, Elano, Keita, Arda ve Emre Çolak'a orta açıyor, bırakın da o kadar olsun yahu..

Bugünün eleştiri konularından biri savunma olacaktır hücum ne kadar güzel olsa da. Kademeydi şuydu buydu değil de, Neill şu pas dağıtımını ve top çalmaları yaptığı kadar ofsaytlarda dikkatli olsa son 3 haftada yediğimiz gol sayısı 3 gol daha az olacaktı. Ofsayt konusunda takımla birlikte hareket etmeyi başarırsa savunmasında başka problem kalmayacak, şimdilik ofsaytta ritmi tutturamıyor olması zarar, bunu kabul edelim. Ofsaytı bozuyor dedim diye "kötü" dedi demeyin, alakası yok, savunması hep iyi bunun da Popescu olmasını beklemek hala hata. İkisi aynı kefeye konmasın o bana yeter..

Son olarak Elano'ya değinmek istiyorum. Sene başı kendisine ısınamadım, sonrasında ikinci yarıyı görelim diyerek kestirip attım eleştirinin dozunu dönem dönem kaçırsam da. Gerçekten de adam dinlenip "ben neredeyim ?" sorusunu cevaplayınca kendine geldi, yeniden doğdu adeta. Kendisinden box-to-box diye tabir edilen o meşhur ve artık klişe haline gelen "çift yönlü" oyunu oynaması bekleniyor 1 aydır ve bunu çok çok iyi yapıyor. Başlarda savunma konusunda problem yaşamıştı ama bugün dibe kadar gelip rakipten top sökerek o işi de kotarmaya başladığını gösterdi bizlere. Bugün sahada en "takım" Galatasaray'lardan birini izledik bu sezon, ve o takım gerçekten "takım" olarak 1-2 oyuncu haric nefis bir iş çıkarırken başrolde Elano vardı. Mükemmeldi bugün tek kelimeyle, Madrid'e karşı da böyle oynarsa bu sezon daha da tek kelime kötü söz etmem kendisi hakkında. Elano eksikti takımda biraz, şimdi tam hale geliyor. Böyle bir Elano, Kewell ve Baros ile buluşunca neler olacağını kestirmek istemiyorum şahsen..

Hakem konusunda bir şey demiyorum bugün. Bünyamin Gezer'i oldum olası sevmem, bugün de sevmedim ama Arsenal-Liverpool maçını izledikten sonra Ali Sami Yen'deki maçta hakem konusu açasım gelmedi. Meşhur Vanspor-Beşiktaş maçının bir kopyası yaşandı, 90+5'te serbest vuruşta Gerrard'ın 90'a süzülen topu Fabregas'ın voleybolcu edasıyla yaptığı smacına takılınca Arsenal'e 3 puan geldi.. Dahası, son 5 dakika içinde "normal" bir hakem için en az 3 tane sarı kartlık pozisyona sebep oldu Fabregas ancak en son serbest vuruş atılırken baraja gitmeyip topun başında beklediği için sembolik bir sarı gördü.. İşte böyle fantastik bir Howard Webb izlemişken bugünkü hakeme bir şey demem ki zaten Ömer Çatkıç'a 50-60 dakika gecikmeli çıkan kart dışında pek de maçın kaderine etki edecek bir hatası yoktu..

7 yorum:

Buriel dedi ki...

Ben Mustafa Sarpin o kadar ceza sahasi icinde dolasmasini Rijkaardin istedigini saniyorum. Keita'nin kafa kabiliyetini gorduk, Santosunkini de birkac hafta goremiycez sanirim. O yuzden Elano oyuna yon verirken, Mustafa Sarpdan da iceriye girmesini istedigine eminim. Bence yine cok basarili oldu, taktiksel olarak istenileni yerine getirdi, tabi kacirdi o ayri. Fazlasini beklemek de pek akilci olmaz zaten. Biraz da sanssizlik diyelim. Yani aslinda bir forvetin yaptiklarini paylasti gs oyunculari. Sarpa da ceza sahasinda topu beklemek dustu.

Mustafa Sarpin asil buyuk hatasi yenilen ikinci goldedir. Orda topun arkasina gecip aciyi kapatmak varken sacma sapan Necatiyi itmeye calisti. Aykut da tabi kaleye gecemedi o sirada.

Fatih dedi ki...

@artemio: dos santos'a bu on yargi fazla. olmuyor. 1 yildan fazla bir suredir okuyorum senin blogunu ve bu kadarini ilk defa goruyorum. adam turkiye'ye geleli 15 gun olmus, havasina, suyuna alisacak daha, ici bos forma vs. demek, bu kadar negatif konusmak olmuyor. bir an seni degil de hakan unsal'i okuyorum gibi hissettim.

haklisin, oynamadi dun aksam, bir muddet de oynamayacak, ama adama direk ici bos forma demek haksizlik. tabii ki ben de emre'yi sahada gormek isterim ama bu adamin da sahada olmasi gerekiyor. o formanin icini dolduracaktir, dolduramazsa da gonderilir zaten. emre bizim cocugumuzdur ve kendi kalesine de gol atsa, 90 dakika sahada yurumese bile ona hosgorumuz olacaktir, ama dos santos'a da sunun 10'da birini gostermek gorevimiz.

ayrica ortada bir hata/suc/yanlis tercih mevcutsa burada sorumlu olan oyuncunun kendisi degil, yonetim ve onu isteyen teknik heyettir. oynatip oynatmamak onlarin kararidir. ancak taraftar, galatasaray sevgilisi bizler daha ne oldugu belli olmayan bir oyuncuya karsi biraz daha hosgorulu olmaliyiz. al iste elano, dun aksamki oyununu herkes izledi, defansta kademeye girdi, rakip ceza sahasinda pozisyona. zamaninda bu adami asanlar simdi ne dusunuyorlar acaba? hem santos kiralik, olmazsa gider, kayip yok. (yerine baska adam alinirdi, gio yuzunden alinmadi vs gibi konular is ayri, rijkaard, neeskens tercih etmis adami, bana laf dusmez.)

biraz sabir bence.

silent lucidity dedi ki...

sonunda maçı doğru düzgün anlatan bir yazı.yalnız neill konusunda yigidi öldürüp hakkını verirken golde yine onu suclamıssın.golden önce ciddi bir topu oyuna sokma sıkıntısı yasandı emre güngörün kararsızlıgı nedeniyle,sonrasında hatalı bir pasla kaybedilen top ve yenen gol.burada mustafa veya mehmetin gelip savunmadan topu cıkarmaları gerekirdi ama top savunmadan emre colak'a gidince kaybedildi.her neyse bir gol icin fazla uzun bir yorum oldu:)atletico macı icin umut veren bir oyundu,flying dutchman'deki okay karacan yorumu icin ve yazı icin tekrar tesekkürler..

firat selcuk dedi ki...

@silent lucidity,
yanlıs anlama olmasın, golde esas suclu neill'dır demiyorum.. sadece ofsaytı bozuyor ve buna henuz dikkat edebilmis degil, bunu zaten uyum sorununa baglıyorum, subat ayı gecsin mart ayında da aynı durumda olur da ofsaytları bozarsa o zaman ciddi ciddi oturup tartısılır bu hata.. bugunku gol olmayabilirdi ama devamında mustafa'nın yetismesine ragmen amatorce davranması golu getirdi.. top kaptırana cok suc bulmam her zaman, orada iyi niyetli ve kotu niyetli hataları iyi suzmek gerekir cunku..

pink dedi ki...

Tam da Franchi'nin son zamanlardaki en çok katıldığım yazısı derken yine Mehmet Topal sevgin pörtlemiş=))).Sevdiğin oyuncuya(Topal,Uğur)çok güzel-ki Uğur bence de çok iyi oynadı-ancak aynı hoşgorüyü henüz yeni gelen Dos Santos'a ve Sarp'a göstermemen yanlış bence.Ki o Sarp sene başından beri istisnasız her maçta oynadı.Rijkaard'ın o süper rotasyonu bir tek kendisini ve Arda'yı teğet geçti.Topal tez elden satılmalıdır ben artık ancak bunu söyleyebilirim.Senin iki ay önce Nonda'nın ıslıklanmasını destekleyen tavrını eleştirmiştim.Burada tükürdüğümü yalayacağım ancak hiç önemli değil.Sahada Ömer'den önce ıslıklanacak birisi varsa o da Topal'dı bana göre.Tamamen kaçak dövüşen,soğuk kanlılıktan nasibini almamış bu hilkat garibesi artık yollanmalıdır.Kendisinden kesinlikle daha yetersiz olduğuna katılmadığım bilakis hırs,ofansif yönden kendisinden çok daha iyi oynayan Sarp'tan süre çalmamalıdır.Sarp bugün ne kadar gol kaçırıp bizi çıldırtsa da,Necati'nin golünde birinci dereceden sorumlu olsa da ben kaçak güreşen oyunculardansa(Topal ve kısmen Hakan Balta)Sarp'ı 50 kere tercih ederim.

Ayrıca FD'nin blogunda da gördüm yorumunu.Burada da Antalyaspor'un antifutbolla tur atladığını söylemişsin.Yahu kendi ceza sahan içinde hazırlık pası yapmak veya yeteneklerinin kısıtlılığından dolayı fazla hücum yapmamak ne zamandan beri antifutbol oldu?Biz Atletico'yu böyle elersek yine aynı şekilde mi konuşacağız?Ben şahsen kendi adıma tebrik ederim Antalya'yı.

Naçizane yorumlarım bunlar.Bu sefer arada kaynamazsa sevinirim.

Can dedi ki...

Abi yenilen golde Neill'ı ofsaytı bozduğu için suçlamak yanlış olur biraz. Takım atağa çıkarken top kaptırıyor. Hemde savunmadan çıkan ilk top. Tandem oynarken böyle hatalar yaparsan cezayı kesiyorlar. Set hücumunda benzer şekilde bozsaydı katılabilirdim. 2 pozisyon verip elenebiliyorsun işte. Futbol bu.

Mustafa Sarp o kadar içeri girmese, o kadar pozisyon bulamayacağımıza da eminim. Yapması gerekeni yaptı; ha kapasitesi bu kadar işte. Fazlasını beklememek lazım. Oyuncuların üzerine fazla gidiyorsun bu aralar bana göre :)

kutay dedi ki...

emre çolak'ı 2.golü yedirdiği için de eleştirmek lazım. eleştirelim ki bu cocuklar arda olmaya çalışmasınlar.

ugur geçmiş maçlara oranla daha ıyıdı, ama yıne de ıyı değil. çunku ugurdan biz daha çok sey bekliyoruz. belki o tasvırın gibi seyler. çunku ugurun bunu yapabılecegını gorduk sakatlanamdan önce.

sabri arkasını bos bırakınca hucumcu bek derız ama ugur su andakı halıyl ne hucumcu bek ne savunmacı bek. gıtse donemıyor, kalsa çıkamıyor.olmuyor. ama olacak insallah. 2008i yasayanlar ugurdan kolay vazgecemez.

mehmet topal da bana göre orhan ak-cihan haspolatlı ekolune adım adım ilerliyor..

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO