7.08.2010

OFK Belgrad 1-5 Galatasaray

Çok gecikti maç yazısı farkındayım. Biraz boşladım yine bu aralar ama bol bol yazı gelecek buraya haftasonu. Geçelim maça...

Bu maçta ilk önce şunu sorgulamak lazım: Önceki maça göre neyi doğru yaptık veya ne değişti?

Cevap şu ki, doğru yapılan yeni bir şey yok. İlk maçta ne yaptıysak bu maçta da aynısını yaptık. Ali Sami Yen'de atamadık, dışarıda attık. Strateji olarak değil ama isim olarak yapılan tek değişiklik takımın çehresini değiştirmeye yetti. Barış-Sarp-Ayhan üçlüsü olursa maç izlemem diyordum, Barış'ın yerine Cana oynadı ve takımın orta sahası gözle görülü şekilde kabuk değiştirdi.

Rıdvan efendinin Türkiye'den kolayca 60 tane bulacağını iddia ettiği Cana geçen hafta rezil olmanın eşiğine geldiğimiz zayıf rakibe karşı ayaklandırdı orta sahayı. Barış, Mustafa Sarp ve Ayhan'ın yapmadığı geride rakibi bekleyip savunmadan önce rakip hücumu karşılama görevini Cana yapınca orta sahadaki basiretsiz üçlüden sahada olan iki tanesi de rahat etti. Ayhan daha az saçmaladı -ama yine de saçmaladı-, Mustafa Sarp ise geçen sezon en iyi yaptığını yapıp duran topta gol buldu. Yaptığı asisti ise ekstra bir iş olarak göremiyorum ben. Arkada Cana olunca hücuma çıktı rahatça ve o kadar çok hücuma giden adamın o asisti yapması kaçınılmazdı. Tüm maçlarda bunun yarısı kadar verimli olsa yeter diyesim geliyor de yok, verimli falan olmasın, kenardan versin ne veriyorsa. Motivasyon verebilir misal, ama pas vermesin, şut çekmesin.
Orta sahadan da geriye döndüğümüzde savunma ve kaleci çıkıyor karşımıza ki kaleci konusunda derdimiz sıkıntımız yine var. Aykut'un değil de Ufuk'un esas kaleci olması gerekir diye defalarca bağırdık ama sonuç yok. Aykut şu basit maçta bile, atılan 5 gole rağmen bizi yenen gol hakkında konuşmaya itebiliyor. 2 sene önce bile çok inandığım bu kalecinin yeterli şansı bulmasına rağmen geriye doğru koşar adım gitmesi akıl alır gibi değil. Yediği golde olduğu yerde kalsa top ellerinde eriyecek ancak hangi akla hizmet yattığını birilerinin bize cevaplaması lazım. Belki de üst düzey yetenekleri olan(!), faal futbolculuk yaşamında efsane satüsüne erişmiş(!), kaleci dendi mi eskiler arasında akla gelen ilk isim olan(!) müthiş hoca(!) Nezihi Boloğlu yanıtlar bu soruları? Ha? Yanıtlar canım, yıllardır antrenör o olduğuna göre vardır bildiği kesin(!) Kaleci sorunu ile birlikte antrenör sorunu da var bu takımda ancak her zaman ilk önce kalecileri suçluyoruz. Tabii yerliler için geçerli bu, yabancı getirip de en basiretsizini getirirsen geçen sezon olduğu gibi, yerlilere laf edecek yüzün olmaz.

Aykut'un yarısı yeteneğe sahip Leo Franco kaledeyken bu sezon Aykut'u eleştiriyor olmak çok doğru gelmiyor bana aslında ama arkada bekleyen Ufuk Ceylan olunca bu isyan ve eleştiriler de haklı çıkıyor.

Sonuçta Belgrad'dan 2 maçta 3 gol yedik ve bunun 2 tanesi çok bariz bir kaleci hatası. Diğer golü kim olsa yer, 10 metre yandan auta çıkacak olan top çarpıp gol oluyorsa kaleci ve savunma da bir şey yapamazdı.

Kaleci-antrenör analizine doğru yol almadan maç yazısını bitirelim. Önceki maçta yazdıklarım yine geçerli ayrıca, Emre ve Musa kadroda değilken ne şekilde olursa olsun Ayhan-Sarp ikilisi oynuyorsa o takımdan gelecek konusunda umudu kesmeye devam ederim.

3 yorum:

Ozz dedi ki...

Bal damlamis bal..
ilk 11'de Aykut'u gorunce beynime kan sicradi. neden dedim, mantikli sebep aradim
a) gazetelerin dedigi gibi ilk macta yedigi hatali goller sonrasi "yine de sana guveniyoruz" mesaji vermek icin. geciniz, kimin nesine guveniyoruz yahu? Rustu'yu silip Valdes'i koymadimi oraya daha 3.macta Barca'dayken?
b) hakikaten Nezihi raporlayip oynattiriyor bu adami. yahu ben rijkaard olsam baslarim raporuna derim Ufuk'u koyarim. 2 tane kurtarmis, yahu isterse 5 tane cikmayacak top kurtarsin, bir sonraki mac abuk sabuk bir gol daha yiyecek hepimiz biliyoruz bunu. cikmayacak topu kurtarmasin, yenmeyecek golu yemeyen kaleci istiyoruz, cok mu zor?
c) Ufuk'un ayaklari zayif diye ille de topu oyuna sokan kaleci diye Rijkaard diretiyor olabilir. Mumkunse bu mactan sonra diretmesin artik. Ufuk'a da 2 pas idmani yaptirsin duzelir ayaklari, ama kalecinin beynini dikkatini sittin sene gelistiremezsin, Aykut'un mental anlamda kaleci olmasini engelleyen eksiklikleri var.
d) "al ulan sana son sans, bunda da batirirsan seni kesmeye hakli nedenim olur" dedi Rijkaard. bu da cok olasi degil, mac kritik.

ama keske (d) olsa Aykut'un oynama nedeni..

Serdar Erken dedi ki...

Eski bir futbolcunun iyi antrenör sayılması için kariyerinin de iyi olması gerekmediğini düşünüyorum, Nezihi'ye futbolculuk kariyeri üzerinden geçirmeseniz daha iyi olurdu. Bjk'nin k. antrenörü Zafer Öğer'in, Fb'nin k. antrenörü Murat Öztürk'ün kariyeri nedir? Onların iyi olduğunu da yazmadınız ama Nezihi'nin kötü antrenörlüğünün birincil sebebi kötü kaleci olması değildir diyorum kısaca.

Ayrıca Türkiye'de efsane kaleci olup da, hadi efsane olmasın iyi, güvenilir olsun, kaleci antrenörlüğü yapan kaç isim var?

ugur dedi ki...

öncelikle eline sağlık franchi,

sarp bence de iyi çalışıp bir şeyler kovalıyor ama bu sene olmuyor sanki. buna rağmen yaptığı asist ustacaydı. golü kurnazca. ama pas yapamıyor, o da bitiriyor öndeki adamları.

kaleciye gelirsek,

ufuk yetenek olarak şu an Türkiye'deki kaleciler içinde ilk 2'dedir. tekniği de çok iyi. ama fizik olarak şu an kötü. fenerbahçe maçında o kadar belliydi ki, bu yorumu yapmama yetti. aykuta gelince, ben senin aksine aykutun yeterli şansı aldığını düşünmüyorum. bir kaleci yeteneklerini tam olarak gösterebilmesi için kendini as olarak hissederken ardarda en az 10 maç oynamalıdır. orkun varken bile bu şans verilmedi kendisine. türkiye kupası maçlarında bile kötü performasına hiç tahammül edilmedi, arkasında durulmadı. hatta cevat gülerle alınan şampiyonlukta önemli pay sahibidir. adam 28 yaşına geldi, bu takımda as olmadı şu ana kadar, fakat ben aykutun bu güne kadar ne bir kilo fazlalığını, ne de bunce senelik yedekliği dert edici sitemkar konuşmasını duymadım.
belgrad maçından sonra açıklaması aynen şuydu:
"önemli olan galatasarayın başarısı, bu başarıda benim de taşımam gereken yük varsa seve seve taşırım."

ufuk ise istanbuldan kötü etkilenmeye meyilli gibi. korkutuyor beni.

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO