6.06.2010

2009/2010 Sezon Sonu: Fiorentina


Galatasaray için yaptığımın Fiorentina versiyonu ile devam ediyoruz. Sözü uzatmadan hemen futbolculara geçeyim ben.

1) Sebastien Frey: Serie A'da Julio Cesar ile birlikte en iyi iki kaleciden biri oldu bu sezon. İlk 3 kaleciyi sırala deseler, Cesar-Frey-De Sanctis sıralaması yaparım. De Sanctis'i tekrar ısıttık adam kendini buldu ama gittiği güne kadar da tatmin edici ölçüde değildi onu kabul edelim. Hoş Leo Franco denen kabiliyetsizden çok daha iyi, o ayrı konu. Neyse Frey diyoruz biz. Bu sezon takımın çöküşünde herkes gibi Frey'in de payı var elbet. Beklenmeyen maçlarda tamamen alakasız anlarda yediği goller birkaç puana mani olsa da çoğu maçı elleriyle aldı. 50 puanı bile bulamayan Fiorentina'da kazanılan 10-15 puanda doğrudan payı var Frey'in. İlk 3 hedefiyle yola çıkıp Avrupa dışında kalan Fiorentina'nın Lazio gibi küme düşme hattında boğuşmamasını sağlayan adamdı bence Frey. Aston Villa dedikoduları geçiyor, öyle salak bir hamle yapmaz umarım kendisi. Fiorentina'yı sadece Barcelona için bırakabileceğini söyleyen adamın Aston Villa'ya gitmesi karakter konusunda ciddi soru işaretleri oluşturur.

2) Per Kroldrup: Benim belalılarımdan biri kendisi. Dünya Kupası'na gidecek olan bu Danimarkalı Fiorentina için yeterli seviyede değil. En azından ilk 11 için düşünülemez, yedekte durup 3. veya 4. tercih olmalı ortadaki ikili için, ötesine geçmemeli bu durumun. Genel olarak birkaç yıldır beğenmesem de hakkını teslim etmem şart, sezonun ikinci yarısında bulduğu şansları iyi kullanıp Güney Afrika biletini kaptığı gibi iki veya üç maçta attığı gollerle puan kazandıran sürpriz isim oldu.

3) Dario Dainelli: Ocak ayına kadar takım kaptanıydı, ocak ayında ayrıldı ve başka bir maceraya başladı. Sezonun ilk yarısını eski Dainelli'den çok uzakta geçirdiği için kulüp yolları ayırırken çok düşünmedi.

4) Marco Donadel: Genelde bir şekilde takımda yer alırdı ancak sezon başında Cristiano Zanetti'nin gelişi ile formayı kaybetti. İlk devre sonuna doğru toparlanma belirtisi gösterse de Bolatti transferi formayı iyiden iyiye kaybetmesine sebep oldu. Üstüne bir de sezon sonu D'Agostino transferi gerçekleşiyor ancak Donadel inatla "ben buradayım!" diyor. Kadroda bulunup rotasyona girmesi gereken bir isim konumunda şu anda.

5) Alessandro Gamberini: Mükemmel bir 2008/2009 sezonunun ardından 2009/2010'da biraz dengesiz gitse de Aralı-Şubat aylarında çok iyi toparladı kendini. Ancak sezonun son üç ayına girilirken omzunun çıkması ile birlikte hem Fiorentina savunması daha büyük bir çöküşe girdi hem de sezonun son üç maçına yetişmesine rağmen Dünya Kupası kadrosunda yer bulamadı. Bir sakatlık hem takımı hem de oyuncuyu yakmış oldu böylece. Gamberini uzun süre burada bulunup yeniden geçen sezon olduğu gibi bir form yakalamalı. O formu önümüzdeki sezon yakalar bence, bir sorun olmaz Gamberini'de. Sezon bitmeden sakatlıktan kurtulması çok büyük bir artı oldu.

6) Juan Manuel Vargas: Her zaman söyledim: O bu dünyanın en iyi sol beki. Bu sezon da bunu fazlasıyla kanıtladı, duran toptan attı, soldan rakipleri yok ederek gelip asistlerini yaptı, uzaktan vurdu... Daha ne yapabilir bir kanat oyuncusu. İyi ki burada ve umarım Mourinho çabuk pes eder pazarlıkları uzattığımız için.

8) Stevan Jovetic: Sezon başında kendisi için özel postlar attım, inanılmaz girdi sezona. Fiorentina'nın bir şampiyon adayı gibi oynadığı ilk 5-6 haftada en büyük pay sahibiydi bence Jovetic. Sezonun devamında takım gibi o da dengesiz gitti ancak bu takımın en büyük yıldızı olma şansı hala elinde. Belki de "bana göre öyle zaten" diyenler vardır. Bu sezon bir basamak daha yükseldi, bir numara daha büyüdü Jovetic. Önümüzdeki sezon Mihajlovic'in ellerinde çok daha büyük bir tehlike olacak kendisi, şüphem yok.

9) Jose Ignacio Castillo: Lecce'den neden 34 yaşında buraya geldiğini bilmiyorum. Anlayamadan gitti sezon ortasında, iyi de oldu kurtulduk erkenden...

10) Adrian Mutu: Bu adam bu takımda bulunduğu sürece karıştırıyor saha içini. Ben yıldız olmalıyım, her şey benim etrafımda dönmeli diyen adamın burada işi olmamalı. Umarım bu son sezonu olmuştur.

11) Alberto Gilardino: Şu an en iyi ve en kaliteli İtalyan golcü. Di Natale sıra dışı bir sezon geçirse de bu görüşüm değişmedi. Toni dibe vurmuşken, ülkenin diğer büyük takımlarında İtalyan olan bir golcü yokken Gilardino'nun en iyi olduğunu ve bunu kanıtlayan yeni bir sezon geçirmiş olması şaşırtıcı olmasa gerek, ha? Mutu yeniden doping yüzünden sahalardan uzaklaştıktan sonra esas adam olması daha tehlikeli hale getirdi kendisini. orta saha güçlenip forveti daha iyi destekleyecek seneye, transfer stratejisinin bu en önemli kısmı en çok Gila'ya yaracak bu çok açık.

14) Cesare Natali: Natali'nin gelişini buradan okuyanlar hatırlıyordur, çok iyi ve işe yarayacak bir yedek olacak diyerekten fazlasıyla umutlu konuşmuştum. Ancak Natali'den beklediklerimi Kroldrup yaptı ve Natali ara sıra oynayan gereksiz oyuncudan öteye gidemedi. Yaşının da gelişim için müsait olmadığını düşünürsek yerine genç bir alternatif bulunursa bu yaz yolların ayrılması olası. Sezonu boş geçiren bir isimdi yani.

15) Cristiano Zanetti: Benim için bu sezon tek faydası Fiorentina altyapısı çıkışlı olduğu için FM 2010'da Şampiyonlar Ligi listesine oyuncu kaydederken "HG - Home Grown" kontenjanını doldurmamda yardımcı olması. Gerçek hayatta saha içerisinde pek yeterli olduğu söylenemez. 20'li yaşlarındaki Zanetti bir derece iş yapardı ama bu yaştan sonra başladığı kulüpte bitiren emektar oyuncu olmaktan öteye gidemez. Zaten Zanetti bekleneni veremediği için Bolatti ara transfer acilen transfer edildi.

16) Felipe: Udinese'den kiralanan bu kaliteli stoperin ilk 11'in değişmezi olacağını düşünüyordum. Sezonun ikinci yarısında geldiği gibi formayı alır diye beklerken önce sakatlandı sonrasında da formu gitgide yükselen Kroldrup engeline takıldı. Takımda kalırsa Gamberini ile formayı kapıp iyi ikili oluşturur diye düşünüyorum ancak geri gidecek gibi kendisi. Umarım Mihajlovic bonservisinin alınmasını ister, yönetimin niyeti yok çünkü.

17) Francesco Di Tacchio: Sezon başı transferini rüyamda gördüğüm oyuncuydu. Yavaş yavaş gelişir diye geldi, maç yapamadı daha.
18) Riccardo Montolivo: Dainelli gittikten sonra kaptan oldu. Fiorentina'da efsane olup tarihe damga vurma yolunda adım adım ilerliyor. İki sezon önce İtalya'da yılın genç oyuncusu seçilen bu adam artık kaptanlığın da verdiği ciddiyetle işini çok daha iyi yapıyor, yapacak. Takımdan ayrılmaması gereken ilk adam kim sorusunun en net cevabıdır kendisi. Sezon boyu formu en dengeli giden adamdı. Jovetic veya Gilardino gibi iniş çıkışları o da yaşadı ancak bir farkla: İniş ve çıkışların arasındaki fark Montolivo'da minimum düzeydeydi, kötü dönemleri en az hasarla atlatan adamdı. Dünya Kupası kendisini iyice efsanevi yapması adına önemli bir fırsat. Umarım Lippi'nin garip kararlarına ve Juventus şakşakçılığına kurban gitmez bu kupada. Önümüzdeki sezon işler yolunda giderse Montolivo benim için olduğu gibi herkes için de İtalya'nın en büyük birkaç oyuncusundan biri haline gelecek.

19) Massimo Gobbi: Orta sahada ve sol bekte oynayabilen bu adamı bu sezona dek pek sevmezdim ancak Pasqual gibi önemli bir ismi kadrodan ettiği gibi Vargas'ın sol açık oynamasında önemli bir etken oldu gösterdiği performans. Bu sezon sonu gider dediğim Gobbi, Fiorentina'daki kariyerini kurtardı ve belki de kariyerinde son kez hatırı sayılır bir ücretten transfer yapma imkanı buldu. Ancak bırakılacağını sanmıyorum. Sahanın orta ve sol bölümünde stoper ve forvet hariç her yerde işe yarayabiliyor ihtiyaç halinde. Bu sezon sol bekteki gösterdiği performansa Fiorentina'nın 3. veya 4. olması eklenseydi bence Dünya Kupası bile görürdü Gobbi. Takımın kötü olması belki de Gobbi'nin kariyerinin en dikkat çekici basamağına çıkmasını engelledi.

20) Martin Jorgensen: 2008/2009'u sakat geçirdi, bu sezon ise pek şans bulamadı. Yine de kendini sevdirerek ayrılanlardan oldu. Aarhus'a gitti ülkesinde ve takımı 2. Lig'e düştü, sözleşmem bitene kadar buradayım dedi ve takımda kalacağını açıkladı. İşte böyle karakterli ve efendi olduğu için yıllar sonra bile Jorgensen ismi tebessümle karşılanacak Floransa'da.

21) Khouma Babacar: 1993 doğumlu bu genç adam ilerisi için çok büyük umut veren bir isim. Büyük bir futbolcu olup geleceğin en önemli birkaç golcüsü arasına gireceğini bu sezon oynadığı az sayıda maçta gösterdi. 17 yaşında İtalya Kupası ve Serie A'da ilk gollerini atması gayet yeterli bir kariyer başlangıcı. Kısacası; wonderkid.

22) Adem Ljajic: Çok şans bulamadı, şans bulduğunda da iyi oynadı. Sezon ortası gelen Ljajic'in tek açıklaması budur. Prandelli çok hata yaptı Marchionni'de ısrar edip Ljajic'i oynatmayarak. Neyse ki yeni hocamız kendisi gibi Sırp ve onu çok beğeniyor. Sırp ve Orta Avrupa ekolünden gelenler tutundu genelde İtalya'da, Ljajic'ten çok umutluysam bunun da etkisi büyük.

23) Manuel Pasqual: Sezonun kalitesine oranla en kayıp isimlerinden biri, belki de en kayıp olanı. Çok kötü geçirdi bu sezonu ve birkaç milyonluk teklife asla hayır denmez satılır.

24) Mario Santana: Taptığım adamlardan biriydi. Sakatlıkla boğuşup ilk yarı kendini gösteremedi. İkinci yarı Prandelli efendinin Marchionni kazmasına inanıyor olması yoluna taş koyacak gibi görünse de takımın aldığı birkaç galibiyette başrol oynadı. Özellikle sürpriz şekilde sol açık oynadığı iki maçta takımın yıldızı oldu. Jübileyi burada yapması gerek bu adamın. Dünyanın sayılı yıldızları arasında değil belki ama Fiorentina için en önemli parçalarda biri. Bu sezonu gayet tatmin edici şekilde noktalayıp sakatlığın tüm izlerini üzerinden attığını göstermesi güzel. Unutulmasın, iyi ve formda bir santana her zaman Serie A'nın en iyi 3-4 kanat oyuncusundan biridir.

25) Gianluca Comotto: Kendisine olumlu tek bir söz söylersem Cihan Haspolatlı'ya çok büyük ayıp etmiş olurum. Geçiniz.

26) Daniel Kofyi Agyei: İlk resmi maçına 16 Mayıs 2010 günü Bari karşısında çıktı ve 42 dakika sahada kaldı. Sezon boyu hakkında söylenebilecek tek şey bu gelecek vadeden '92 doğumlu genç için.

27) Haris Seferovic: Henüz resmi maç oynamadı, sezon ortası transfer edildi bu 18'lik genç. İsviçre'de alt düzeyde çok iyi milli maçlar çıkardı, öyle oynarsa bir sorun yok gelecek açısından.

28) Mario Bolatti: Devre arasında Veloso'yu alamayan Fiorentina'nın Portekiz'den gelen piyangosu. Çok tereddüt edildi, benim de kendisi hakkında pek net konuşamadığımı hatırlayanlar vardır. Montolivo'nun yanında bu sezon en iyi performansı veren adam oldu. Dünya Kupası için Maradona'nın özel oyuncularındandı, çok parlamasa da kadroya giremeyeceği kesindi ama Mario oynadı ve hak ederek o kupaya gitti. Yarım sezonluk performansını umarım kupa sonrası iyi bir dinlenme süreci geçirerek önümüzdeki sezona da yayabilir kendisi.

29) Lorenzo De Silvestri: Comotto denen adamın forma yüzü görememesi gerekiyorsa De Silvestri varken. Sağdan gelen gollere bakılınca en akılcı ve doğru ortaların De Silvestri'nin ayağından çıktığını söylemek mümkün. Hücuma çıkıp etkili ortaları olan ve savunmada da sert bir şekilde işini doğru yapan bir oyuncu De Silvestri. Yani en azından bu sezonu bu şekilde geçirdi. Umarım Mihajlovic de Prandelli ile aynı hataya düşmez de De Silvestri'yi ilk 11'in esas adamı olarak görürüz savunmanın sağında. Comotto gibi 10 dakika "çok iyi" oynayıp 80 dakika boş gezen adamdan ziyade De Silvestri gibi 80 dakika "iyi" oynayıp 10 dakika boş gezen adam her zaman çok daha mantıklıdır.

32) Marco Marchionni: Kendisi ile ilgili yorumlar için Aydın Yılmaz'ın herhangi bir maç sonu veya sezon sonu performans değerlendirmesini aklınıza getiriniz. Getirdiniz mi? Aydın yazan yere Marchionni yazın şimdi. Yazdınız? Tamam işte o kadar.

35) Vlada Avramov: Galatasaray'daki Mehmet Bölükbaşı veya Kerem İnan diyelim kendisine. Birkaç maç oynar, iyi oynarsa as kaleci olsun denmez, kötü oynarsa asalım keselim gönderelim denmez.

39) Keirrison: Barcelona'dan Benfica'ya kiralandı ve orada beş ay kalabildi. Fiorentina'daki ilk beş ayı ise pek parlak değil. Haziran 2011'e kadar kiralık sözleşmesi var, gönderilmezse belki Mihajlovic kendisini iyi kullanır. Tamamen bir soru işareti şu an kendisi.

45) Federico Carraro: Benim çok şey beklediğim genç yeteneklerden biri Carraro. Bu sezon az fırsat bulup iyi değerlendirdi. Önümüzdeki sezon 30-35 maç oynayacağı bir yere kiralık verilmeli ya da Fiorentina'da en azından 5-6 maçı 90 dakika tamamlamalı. İtalya ve Avrupa onu sezon başında U17'de attığı mükemmel golle tanıdı, devamı önümüzdeki sezon gelmeli.

90) Andrea Seculin: Kendisi 3. kaleci oluyor ve önünde 1 numarada Frey var. Yeterli sanırım?

Hiç yorum yok:

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO