18.06.2010

2010 DK: Fransa 0-2 Meksika

Kupada yarı final oynayacağını iddia ettiğim bir takımdı Meksika. Son maçta mucize gerçekleşmezse de grubu aşmış oldular. Ben lider çıkacaklarını düşünmüştüm, son maçta Uruguay'ı yenmeleri gerekecek, bu da zor görünüyor. Ben Dünya Kupası grupları belirlendiği gün Meksika'nın Fransa'yı zorlanmadan geçeceğine inandığımı söylemiştim. Kadro seçimleri ne olursa olsun bazen bunları görmek zor olmuyor; Fransa'nın şu turnuvada Meksika'yı yenmesi mucizevi bir olaydı bence.

Meksika maçın ilk dakikalarında ne yapacağını gösterdi Fransa'ya. Buna göre tedbir almayıp kafasına göre oynamayı seçen Domenech daha 5. dakikada kendi ipini çekmiş oldu. Hayran olduğum oyunculardan biri olan Carlos Vela yanındaki Dos Santos'a topu aktarmayı başarsaydı kabustan uyanır mıydı Fransa bilmiyorum ama 2-0'lık sonuç gayet yeterli oldu. Devrenin golsüz tamamlanması Fransa'yı işlerin yolunda gittiğine ve ikinci yarı durumu toparlayabileceklerine inandırmış olsa gerek. Yoksa ikinci yarıya ilk yarıdakinden hiç farkı olmadan çıkmanın başka bir açıklaması olmamalı. Anelka-Gignac değişikliği büyük fark yaratacak bir olay değildi zira Fransa'nın problemi gol vuruşu değil gol vuruşu yapacak adama o imkanı tanıyamamaktı.

Carlos Vela'nın sakatlığı sonrası oyuna giren Barrera şapkadan çıkan tavşan oldu doğrusu. Vela gibi etkili olmasını beklemiyordum ancak aratmadı Vela'yı. Şapka-tavşan olayını da nedense bu ara pek sık kullanıyorum, konudan bağımsız olarak aklıma geldi. İki takım da ilk yarıda yaptıklarını doğru bulup aynı strateji ile ikinci yarıya başlamıştı ki tekrar etmiş olalım ilk yarı kendi adına doğruyu yapan takım Meksika'ydı, Fransa değil.
1-0'dan sonra bile orta sahasının savunmasına yeteri kadar yardıma gelmediği, aynı orta sahanın yeteri kadar golcüyü besleyemediği Fransa mağlup olmayı ve 2002'de yine bir 0-0'lık Uruguay maçı içeren aynı kabusu yaşamayı çoktan hak etti bana kalırsa. Umarım son maçta güzel bir vedaya hazırlanan Güney Afrika da acı bir sürpriz yapıp Fransa'yı son sırada bırakır. Domenech gibi bir ismi bu kadar zaman görevde tutan ve inatla aynı oyun felsefesine bel bağlayan Fransa köklü bir sistem değişikliğine gitmenin zamanının geldiğini anlamalı artık. Gourcuff oynamasın diye isyan eden bir oyuncu topluluğu var, bu isyana kulak verip saçmalayan teknik adam var, güven vermeyen savunma ve formsuz orta saha hattı var. Büyük bir takımda olmaması gereken çoğu şey vardı Fransa'da; üstelik sadece dün akşam değil kupa boyu birçok yanlış yapılıyor.

Neyse, benim favorim Meksika istediğini aldı bana yeter. Son maçta da Uruguay'ı geçip lider olmalarını diliyorum, 2. sırada kalıp Arjantin ile karşılaşmayı istemeyeceklerdir herhalde.

1 yorum:

outlaw dedi ki...

meksika, bu dünya kupasinda en cok sempati duydugum takim kesinlikle, fransa'ya attiklari ilk golde havaya sicradim... ama ne yazik ki yari finali göremeyecek, daha erken bir asamada futbol katillerine kurban olacak gibi geliyor... bir de fransa'nin herseye ragmen gruptan cikip meksika'nin elenme ihtimali var ki, aglanasi bir olay olur herhalde...

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO