20.02.2017

Zemanlandia’nın Dönüşü

Pescara’da ikinci kez göreve gelen Zdenek Zeman’ın futbolun geleneklerinin dışındaki tavrı, takımın tek kurtuluşu olabilir.

Pescara yedek kulübesinde yerini alıp görevine başlayan Zeman, ilk maçında kaosun ortasındaki Genoa’ya 5-0’la geçerek inanılması güç bir skora imza attı. Yeni işine başlayalı henüz 90 dakika geçmiş olmasına rağmen, Pescara’da Oddo’nun bu sezon yapamadığı şeylerden birini yapmayı başardı ve takıma ilk Serie A galibiyetini aldırdı.

Sonucun büyüklüğü, mevcut şartlar göz önüne alındığında daha da dikkat çekiciydi. Stadio Adriatico’daki Genoa maçının santrasına dek geride kalan 24 maçta Pescara sadece dokuz puana sahipti. Sassuolo’ya 1-0 kaybettikleri maçta rakiplerinin hatalı oyuncu oynatması sonrası gelen hükmen galibiyet, Genoa maçına kadar kağıt üzerindeki tek galibiyetleriydi ki 17 maçta 15 mağlubiyet alındıktan sonra taraftarlar, Başkan Daniele Sebastiani’nin arabalarını ateşe vermişlerdi.

Mavi-beyazlılar adına Luis Orban’ın kendi kalesine attığı golün yanında Gianluca Caprari’nin iki, Ahmad Benali ve Alberto Cerri’nin de birer golünün Genoa’nın üzerine kabus gibi çökmesiyle geçen hafta görevine son verilen Oddo’ya sempati duymamak zordu.

40 yaşındaki teknik adam, geçen sezon Serie A’ya taşıdığı Pescara’nın kaderini değiştirmek için yorulmak nedir bilmeden çalıştı ama Yunuslar’ın(Pescara’nın lakabı) ilk 20 dakikada 3-0 geriye düştüğü maçta Torino deplasmanında 5-3 kaybetmesiyle deplasman takımının yedek kulübesinde çaresizce oturan Oddo gözyaşlarına boğuldu.

Elinden gelen her şeyi yapan bir teknik adam vardı ama rakip takımlara karşı sıklıkla çok kolay teslim olan oyuncular onun takımda kalmasını zorlaştırıyorlardı. Adriyatik kıyılarındaki Yunuslar, hızla karanlık sulara gömülüp Serie B’ye doğru batıyorlardı.

Göreve gelen Zeman ise kendi adıyla özdeşleştirilmiş bir fenomene sahip. Genç oyunculara verdiği önem, yoğun pres anlayışı ve ultra ofansif futboluyla, 1990’ların başında az gollü maçlarıyla tanınan, tutuculuğun ve pragmatizmin hüküm sürdüğü Calcio(İtalyan futbolu) fırtınasında kendine “Zemanlandia” adında bir eğlence dünyası yarattı. 2012’de Serie B şampiyonluğu yaşadığı dönemde Pescara’dan Roma’ya transfer olan Zeman, o dönem üzdüğü camiaya olan borcunu ödemek için tekrar görev başında.

Oyun anlayışından sigara tiryakiliğine ve çalıştırdığı bazı modası geçmiş takımlara kadar, Prag doğumlu bu taktik deha asla normal şartlara uyum sağlayan biri olmadı. Bu da, herkes tarafından artık ligden düştü gözüyle bakılan mavi-beyazlıların başına tekrar geçmesine gayet uygun bir profil çiziyor.

Zeman dönemi büyük bir patlamayla başlamış olsa da Abruzzo bölgesinin takımı güvenli bölgeden 10 puan uzakta ligin dibine demirlemiş durumda. Mantık dahilinde düşününce Pescara’nın 2017/18 sezonunda Serie B’de yer alması gerekiyor ki Zeman da imzaladığı 18 aylık sözleşmeyle bunun bilincinde olduğunu gösteriyor.

Yine de zamanında Roma için Lazio’yu bir çırpıda terk eden adamın ne yapacağını bilemezsiniz. Gerçek bir futbol idealisti olan Zeman, 0-0 berabere kalacağına 5-4 kaybetmeyi daha mantıklı bulan biri. Eğer ligden düşeceklerse de bunu hayli ilginç bir serüven sonunda gerçekleştirecekler.

Pescara’nın ligde kalması tam anlamıyla bir futbol mucizesi olur ama bunu başarabilecek biri varsa o isim -belki de- sadece Zdenek Zeman olabilir. Kesin olan bir şey var ki, taraftarlar izledikleri şeyden asla sıkılmayacaklar.

Bu yazının orijinali 18 Şubat 2017 tarihinde Football Italia için Ricardo Thomas tarafından kaleme alınmıştır.

Bu çeviri artemiofranchi.org dışında kaynak gösterilse dahi izin alınmadan yayınlanamaz.

Hiç yorum yok:

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO